Gün Zileli, İspanya’36, Lejand,2025
Gün Zileli, Sovyet sosyalizminin resmî olmayan tarihini elinden geldiğince okuyucuya kazandırmıştı. Merak edenler kolayca edinebilirler. İspanyol devrimi hakkında bir çevirisi de var: Abel Paz, Halk Silahlanınca, Kaos, 1995.
Onlarca makale ve kitaptan faydalanarak, alıntılar aktararakyazdığı, 1936-39 yılları arasında cereyan eden “İspanya İç Savaşı”nı ele alan, konuyu merak edenler için bir solukta okunacak kitap, resmi olmayan İspanya tarihinin bu trajik dönemini bütün yönleriyle inceliyor.
Tarihsel geçmişimizi yeterince bilmeyince, geleceği nasıl inşa edeceğimizi de bilemeyiz. Antropologlar, türümüzün 600 bin yıl önce ortaya çıktığını ileri sürüyorlar. Marksist ve Anarşist düşüncelerin ortaya çıktığı 19. yüzyılda türümüzün geçmişi çok az biliniyordu. Bu nedenle Marks ve Engels, ilerlemeci bir tarih anlayışına göre geleceğin komünal inşasına yönelik önermeler sunmuşlardı. 1917 Ekim devrimi, Çin Devrimi, İspanyol Devrimi ve diğerleri, köle ve köylü isyanları hakkındaki bilgiler ışığında gerçekleşti ve kalıcı başarılar elde edilemedi.
Artık çok fazlasını biliyoruz. Ancak zihinlerimizi resmî tarih bilgilerinden özgürleştirmeliyiz ki, yeni bilgi ve bulgular ışığında hareket edebilelim. Üstelik gerçek, tarihi iğneyle kuyu kazarcasına incelemeyi, araştırmayı, sorup sorgulamayı gerektiriyor. Reelsosyalizm çökene kadar ben de resmî tarihlerle beslenmiş, kendi örgütüme güvendiğim için bana sunulanın gerçeğin ta kendisi olduğunu kabullenmiş, araştırma gereği duymamıştım.
Reelsosyalizm çökünce iki konuda derin araştırmalara daldım. Birincisi DEMOKRASİ, ikincisi TARİH. Sovyetler Birliği çökünce sarsılmış ve çöküşün nedenlerini araştırmaya başlamıştım ki, Gün Zileli ile tanıştım. Gün’ün önerdiklerini aldım, okudum. Başka kaynaklara da ulaştım. Hâlâ araştırıyorum. Araştırmalarımdan, 1600’lü yıllarda insanların %60 gibi bir çoğunluğunun devlet dışı alanlarda yaşamakta olduğunu öğrendim. İlk şehir devletlerinin etrafına çekilen surların, dışarıdan gelecek tehlikeye karşı değil, içeridekilerin dışarıya kaçmalarını önlemek için inşa edildiğini, keza, tarihin ilk grevinin milattan 1127 yıl önce gerçekleştirilmiş olduğunu da…
Yazımı, Gün’ün son kitabından daha önce bilmediğim bir enternasyonal dayanışma örneğini aktararak yazımı sonlandırırken, şayet okursanız pişman olmayacağınızı bilmenizi istiyorum.
1936 Eylül’ünde Komintern’in aldığı kararla, uluslararası gönüllüler iç savaşa katılır.
“Dünya’nın o zamana kadar görmediği genişlikte ve katılımda enternasyonal bir orduydu bu. 53 farklı ülkeden 32.000 ila 35.000 arasında kişi Uluslararası Tugaylara hizmet verdi. 5000 kadar başka yabancı da … ağırlıkla CNT ve POUM’a eklemlenmiş olarak hizmet verdi. H.M. Enzensberger’in belirttiğine göre, ilk gönüllüler, 1936 Ağustos başında Fransa’dan Pirene Dağları’nı aşarak Barcelona’ya ulaşan ve Aragon cephesinde savaşan anarşistlerdi.” (s. 151)
Hangi ülkeden kaç savaşçının katıldığını mı merak ediyorsunuz? O halde yanıtını kitaptan bulabilirsiniz.
8 Nisan 2025
Bu seferki yorumun kısa olacak ve politikanın tarifi üzerine. Politika kavramı bizde Arapçadan çevrilmiş.
Siyaset kelimesini biliriz. Bugün sadece politika nedir kavramıyla neler olup bittiğini değil bu kavramı açıklayacağım.
Politika, bir gurup insanın” düşüncelerini yaşama geçirme eylemidir.
İyi günler ve sevgiler…